Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelen aileler, eylemlerini kararlılıkla sürdürüyor.
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan ailelerin mücadelesi 41’inci haftaya girdi.
10 yıl önce kaçırılan kızına seslendi
Van, Hakkari, Şırnak ve çeşitli illerde mücadelelerini sürdüren aileler, 2 haftada bir, bir araya gelerek evlatlarına çağrıda bulunuyor.
Van’da eyleme katılan ailelerden Nazlı Sancar, 10 yıl önce 13 yaşındayken dağa kaçırılan kızı Şeyma’ya ‘teslim ol’ çağrısı yaptı.
“Her gün beni tehdit ediyorlar”
Kronik rahatsızlığı olan ve tedavisine devam etmediğini belirten anne Sancar, “Evlatlarımız için başlattığımız eylem 41’inci haftaya girdi. Ben hastayım. Senin için bütün tedavilerimi yarıda bıraktım kızım. Sen gelene kadar ben tedavi görmeyeceğim. Kızım, onları dinleme lütfen gel devlet güçlerine teslim oldu. Orası senin yerin değil. Fare gibi sizi mağaralarda bekletiyorlar. Siz yılan gibi yaşıyorsunuz. Onlar kendi çocuklarını özel okullarda okutuyorlar. Bizim fakir fukaranın çocuklarını dağlarda, mağaralarda ölümü mahkum ediyorlar, kuşların önüne atıyorlar. HDP ve PKK’ya sesleniyoruz. Onlar demesin bu anneler, bu babalar geri adım atacak.
Son nefesimize kadar, kanımızın son damlasına kadar ben bu mücadeleyi devam edeceğim. Geri adım atmıyorum, HDP ve PKK’dan da korkmuyorum. Çünkü her gün beni tehdit ediyorlar. Ama ben onlardan korkmuyorum. Onlar bizi yıldıramazlar, biz onları yıldıracağız. Zafer bizim olacak. Biz kazanacağız. Allah’ın izni, devletimizin gücüyle, sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın İçişleri Bakanımızın gücüyle biz kazanacağız, zafer bizim olacak” diye konuştu.
“Bu vatanı, bu bayrağı bırakmayın”
PKK’nın 1,5 ay önce kızı Şeyma’nın ölüm haberini sosyal medyada paylaştığını ancak buna inanmadığını anlatan Sancar, “Ben kızım Şeyma’yı HDP, PKK’dan alacağım. Biz evlatlarımızı ya diri, ya ölü alacağız. Bizim hakkımız olan evlatlarımızı versinler. Ben Şeyma’nın kınasını yakacaktım, gelinlik giydirmek istiyordum. Benim kızımdan ne istediler. Burada bütün dağdaki çocuklara da sesleniyorum. ‘Gelin teslim olun’. Bu vatanı, bu bayrağı bırakmayın. Onlar sizi kandırıyorlar” ifadesini kullandı.
“Senin yerin orası değil”
Şeyma’nın kardeşi, 3 çocuk annesi Şeyda Sancar ise ablasının 2012’de eli kolu bağlanarak zorla kaçırıldığını söyleyerek, şöyle devam etti:
“Çocuklarımız, kardeşlerimiz için evlat nöbetindeyiz. Ablam Şeyma’ya sesleniyorum. Gel ‘teslim ol.’ Hepimiz seni çok özledik. Senin yerin orası değil. Senin daha önce çok güzel bir hayatın vardı. O hayatını elinde alıp, dağa kaçırdılar seni. 1,5 ay önce ölüm haberini attılar Twitter sayfasından. Biz inanmıyoruz buna. Çünkü benim annem Nazlı Sancar Van’da öncü olarak görünüyor bu evlat nöbetlerinde. Nazlı Sancar’a geri adım attırırsak, diğer aileler de geri adım atar’ diye düşünceleri var. Hiçbir şekilde yıkılmadık, yıkılmayacağız. Bizim için tek toprak, tek vatan, tek bayrak diyoruz. Biz Allah’ımıza, devletimin gücüne inanıyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ya sonsuz teşekkürler sunuyoruz. Onlar ilk günden bugüne her konuda yanımızdalar. Allah onlardan razı olsun. Rabbim onları başımızdan eksik etmesin. Benim annem bu nöbeti sadece Şeyma için değil, geleceğimiz olan çocukları ve torunları için de tutuyor. İnşallah biz bu ülkenin gençlerini kurtaracağız” dedi.
“Madde bağımlısı yapıp beyinlerinizi yıkıyorlar”
Kardeşine teslim ol çağrısında bulunan Şeyda Sancar, “Şeyma senin 8 Ağustos 2012 de gittiğin gün her zaman, her gece, her dakika ve her saniye aklımızda. O günden sonra senin geri kalan hayatının güzel yaşatacağımızdan emin olabilirsin. Sen gel, devlet güçlerimize teslim ol. Sizi orda kandırıyorlar, madde bağımlısı yapıp beyinlerinizi yıkıyorlar. Bizim çocuklarımız oraya ait değil. Şeyma, ‘ben her zaman hakim olacağım’ diyordu. Ablamın hayallerini çaldılar” ifadelerini kullandı.