İSTANBUL (İGFA) – Sahipsiz hayvanlara yönelik yapılacak uygulamaları içeren yasa tasarısı, sokaktaki canların hayatını tehdit etmesi ve mevzunun tahliline yönelik pek çok belirsizlik içermesi sebebiyle bir müddettir ülkenin en değerli gündem hususu.
Meseleyi yalnızca bugüne özel bir durum olarak değerlendirmeden bütünsel olarak sahiplenmenin değerine dikkat çeken Veteriner Tabip Tarkan Özçetin, öncelikle hususun muhatabı tüm tarafların sorumluluk şuuruyla davranması gerektiğini söz etti. Bu kapsamda da yalnızca kısırlaştırma ya da yalnızca barınaklara alma üzere davetler yapmanın meseleye tek başına tahlil üretemeyeceğini söz eden Özçetin, lakin kısırlaştırma çalışmalarına ek olarak hayvan sıhhat ve refahı çalışmalarını merkezine alan; üremenin ve denetimsiz, etik dışı üretimin önüne geçecek bir yasa tasarısı ile muvaffakiyet elde edilebileceğinin altını çizdi.
Özçetin, “Bugün yaşadığımız süreç içerisinde sokakta yaşayan köpeklerin kısırlaştırma eforlarına ek olarak sahipli köpeklerin de üremesine mahzur olursak bu mevzuya kalıcı ve kesin bir tahlil bulabileceğimiz inancındayım.” dedi.
Sokakta sahipsiz hayvan popülasyonundaki artışın bugün bahsin tüm muhatapları tarafından kabul gördüğünü söz eden Özçetin şunları kaydetti:
“Bunun için de sokakta sahipsiz hayvanların toplatılarak kısırlaştırılması ile meseleye tahlil bulunacağına inanılıyor. Ben, 30 yılı aşkın tecrübeye sahip bir veteriner doktor olarak en büyük yanılgının burada olduğu görüşünü savunuyorum. Sokakta sahipsiz yaşayan hayvan popülasyonun artışında sahipli olan hayvanların yavrulamasının çok büyük bir etken olduğunu savunuyorum. Yani meskeninde ya da bahçesinde baktığı köpeğinin çiftleşmesi sonucu üremesine müsaade veren vatandaş, yavrulardan bir adedine sahip çıkıyor, onun haricinde geri kalan başka yavruları sahiplendirmeye çalışıyor şayet başaramazsa da başka yavruları kırsala, yol kenarlarına bırakıyor. İşin daha da berbatı bu biçimde terk edilen köpeklerin nerdeyse tamamı ‘dişi çoban köpekleri’. Büyük çoğunluk dişi köpeğe bakmak istemiyor. Bu acı gerçek de sorunun çığ üzere büyümesine neden oluyor. Bir dişi köpek 6 aylık olduğu vakit cinsel erginliğe gelebiliyor ve yılda 2 defa kızgınlık gösteriyor. Her çiftleşme sonrası ortalama 7-8 tane yavru doğurabiliyor ve bu sayı çoban köpeklerinde 10-15’e kadar çıkabiliyor. Denetimsiz formda senede 2 kere çiftleşen ve hamile kalan bir dişi köpek yılda en az 15 yavru doğuruyor. Doğan dişi yavrular da 1 yıl olmadan doğurabilecekleri için birebir biçimde katlamalı olarak hesaplandığında 5 yılda 10 bini geçen sayıya ulaşılıyor. Bu sayı inanılmaz fakat gerçek!”
Üreme konusunda büsbütün kotrollü gidilmediği ve üretme konusunda kısıtlama yapılmadığı sürece tıpkı kısır döngü içerisinde, havanda su dövmeye devam edileceğinin altını çizen Özçetin, “Bahsettiğim noktalara dikkat edilerek bir yasal düzenleme olursa Türkiye bunu başarır, dünyaya da örnek olur. Onun dışındaki yapılacak hiçbir şeyin, uygun niyetli teşebbüsler de olsa, muvaffakiyete ulaşma talihi, üzülerek söylüyorum ki yok” görüşünü savundu.